Korona virüsü nedeniyle dünya çapında karantina önlemleri sürerken, herkes bir sorunun yanıtını arıyor: Salgın ne zaman bitecek, hayat ne zaman normale dönecek? ABD'de önde gelen üniversitelerinden Harvard'ın yayımladığı bir araştırma, bu soruya kötümser bir yanıt verdi.
Araştırmaya göre, sosyal mesafe önlemlerinin 2022 yılına kadar sürmesi gerekebilir; etkili bir aşı veya tedavinin gecikmesi halindeyse, virüs salgını bir sarmala dönüşebilir ve 2025 yılına dek yok olmayabilir.
"DAHA GÜÇLÜ İKİNCİ DALGALAR GELEBİLİR"
Saygın bilim dergisi Science'da yayımlanan araştırma, salgına karşı şu an küresel ölçekte uygulanan karantina tedbirlerinin tek bir seferle sınırlı tutulmasının pandemiyi kontrol altına almak için yeterli olmayacağını ortaya koydu. Buna göre, önlemlerin aralıklı olarak tekrar tekrar yürürlüğe konmaması halinde, ilkinden daha kuvvetli olacak ikinci dalgalar yaşanacak. Araştırmanın bir modellemesindeki senaryoda, aşı veya etkili bir tedavi bulunmaması halinde 2025 kadar uzak görünen bir tarihte bile yeni bir dalga yaşanabilir.
Araştırmada, yeni tedavilerin, bir aşının veya yoğun bakım kapasitelerinin artırılmasının, uzatmalı bir sosyal mesafe ihtiyacını hafifletebileceği belirtilse de, "Fakat bunların yokluğunda, gözetim ve aralıklı olarak uygulanacak sosyal mesafeye 2022'ye kadar ihtiyaç duyulabilir" denildi. Araştırmada, "Ortadan kalkmış gibi görünse bile, SARS-CoV-2'nin gözetimi devam ettirilmeli çünkü 2024 yılında bile salgın yeniden ortaya çıkabilir" ifadeleri kullanıldı.
"BU YAZ BİTEMEZ"
Araştırmanın yazarlarından olan Harvard Üniversitesi epidemiyoloji profesörü Marc Lipsitch, sonuçları The Guardian gazetesine şöyle değerlendirdi: "Enfeksiyonlar, iki şeyin varlığında yayılır: Enfekte insanlar ve riske duyarlı insanlar. Eğer bildiğimizden çok daha büyük bir sürü bağışıklığı yoksa, nüfusun büyük çoğunluğu hala riske açık. Salgının 2020 yazında son bulacağını öngörmek, enfeksiyonların nasıl yayıldığına dair bildiklerimizle çelişiyor."
"BAĞIŞIKLIĞIN SÜRESİNİ HALA BİLMİYORUZ"
Harvardlı bilim insanları, önümüzdeki beş yılda ortaya çıkacak yeni vaka sayılarının ve hangi seviyede bir sosyal mesafe gerektiğinin ise bağışıklık kazanan kişilerin ve bağışıklığın yapısına bağlı olduğunun altını çizdi. Buna göre, eğer hastalığı atlatanların kazandığı bağışıklık kalıcı olursa, Kovid-19 şu anki ilk salgından beş yıl sonra yok olabilir. Ancak eğer başka korona virüslerde de yaşandığı gibi, bağışıklık sadece bir yıl sürerse, bu senaryoda yılda bir kez yeni salgın döngüsü yaşanması muhtemel görüldü.
Araştırmada, Korona virüsüne ilişkin büyük resimde hala birçok önemli bilinmeyen olduğu ve uzun vadeli bir tahminde bulunmanın zor olduğu da vurgulandı.
Araştırmada, hastanelerdeki yoğun bakım birimlerin uzun vadede de aşırı yük binmemesi için bilim dünyasının, sosyal mesafe tedbirlerinin daha uzun süre uygulanması konusunda bir oybirliğine varması çağrısı da yapıldı.
Araştırmaya göre, sosyal mesafe önlemlerinin 2022 yılına kadar sürmesi gerekebilir; etkili bir aşı veya tedavinin gecikmesi halindeyse, virüs salgını bir sarmala dönüşebilir ve 2025 yılına dek yok olmayabilir.
"DAHA GÜÇLÜ İKİNCİ DALGALAR GELEBİLİR"
Saygın bilim dergisi Science'da yayımlanan araştırma, salgına karşı şu an küresel ölçekte uygulanan karantina tedbirlerinin tek bir seferle sınırlı tutulmasının pandemiyi kontrol altına almak için yeterli olmayacağını ortaya koydu. Buna göre, önlemlerin aralıklı olarak tekrar tekrar yürürlüğe konmaması halinde, ilkinden daha kuvvetli olacak ikinci dalgalar yaşanacak. Araştırmanın bir modellemesindeki senaryoda, aşı veya etkili bir tedavi bulunmaması halinde 2025 kadar uzak görünen bir tarihte bile yeni bir dalga yaşanabilir.
Araştırmada, yeni tedavilerin, bir aşının veya yoğun bakım kapasitelerinin artırılmasının, uzatmalı bir sosyal mesafe ihtiyacını hafifletebileceği belirtilse de, "Fakat bunların yokluğunda, gözetim ve aralıklı olarak uygulanacak sosyal mesafeye 2022'ye kadar ihtiyaç duyulabilir" denildi. Araştırmada, "Ortadan kalkmış gibi görünse bile, SARS-CoV-2'nin gözetimi devam ettirilmeli çünkü 2024 yılında bile salgın yeniden ortaya çıkabilir" ifadeleri kullanıldı.
"BU YAZ BİTEMEZ"
Araştırmanın yazarlarından olan Harvard Üniversitesi epidemiyoloji profesörü Marc Lipsitch, sonuçları The Guardian gazetesine şöyle değerlendirdi: "Enfeksiyonlar, iki şeyin varlığında yayılır: Enfekte insanlar ve riske duyarlı insanlar. Eğer bildiğimizden çok daha büyük bir sürü bağışıklığı yoksa, nüfusun büyük çoğunluğu hala riske açık. Salgının 2020 yazında son bulacağını öngörmek, enfeksiyonların nasıl yayıldığına dair bildiklerimizle çelişiyor."
"BAĞIŞIKLIĞIN SÜRESİNİ HALA BİLMİYORUZ"
Harvardlı bilim insanları, önümüzdeki beş yılda ortaya çıkacak yeni vaka sayılarının ve hangi seviyede bir sosyal mesafe gerektiğinin ise bağışıklık kazanan kişilerin ve bağışıklığın yapısına bağlı olduğunun altını çizdi. Buna göre, eğer hastalığı atlatanların kazandığı bağışıklık kalıcı olursa, Kovid-19 şu anki ilk salgından beş yıl sonra yok olabilir. Ancak eğer başka korona virüslerde de yaşandığı gibi, bağışıklık sadece bir yıl sürerse, bu senaryoda yılda bir kez yeni salgın döngüsü yaşanması muhtemel görüldü.
Araştırmada, Korona virüsüne ilişkin büyük resimde hala birçok önemli bilinmeyen olduğu ve uzun vadeli bir tahminde bulunmanın zor olduğu da vurgulandı.
Araştırmada, hastanelerdeki yoğun bakım birimlerin uzun vadede de aşırı yük binmemesi için bilim dünyasının, sosyal mesafe tedbirlerinin daha uzun süre uygulanması konusunda bir oybirliğine varması çağrısı da yapıldı.